NASIL İKNA EDECEĞİZ?

Ülkem ekonomisi henüz çağ atlayamamışken, ülke olaraktan dünyaca kabul edilen marka oluşturma, ARGE ve inovasyon gibi alanlarda arzu edilen gelişmeler elde edilememişken; şirketlerimizin iç denetim ve risk yönetim sistemleri kurmalarını, bu alanlarda danışmanlık almalarını ve iç kaynak ya da dış kaynak yoluyla bu sistemleri etkin olarak çalıştırmalarını nasıl sağlayacağız? Aslında en önemli sorun şu: Patronları nasıl ikna edeceğiz? Rahmetli Barış Manço'nun "İşte Hendek İşte Deve" şarkısı gibi... Zor, yıpratıcı ve belki de çözümsüz bir husus. Genel maaş politikası "asgari ücretle işçi çalıştırma" olan bir ülkede, hadi diyelim ki patronları ikna ettik diyelim, nitelikli iç denetçileri şirketlerimizde çalışmaya nasıl ikna edeceğiz. Yani 1500-2000 TL'den fazla maaş vermemeyi politika haline getiren şirketlerde nasıl iç denetçi istihdam edilecek. Sonuçta iç denetim istihdamının belli başlı iki asıl kaynağı var ülkemde: Bankalar ve belli sayıda büyük şirketler... Buralarda yüksek sayılabilecek maaşlarla çalışan iç denetçileri diğer şirketlere nasıl kaydıracağız? Efsane değil, bildiğim birkaç şirket var iç denetçi istihdam etmek isteyen. Fakat en iyi ihtimalle 2500-3000 TL maaş vermeye hazırlar. Dediğim gibi, en iyi ihtimalle. Ki iç denetimden anladıkları da mali ve idari denetimler... Peki tecrübeli denetçiler bankalardan ve büyük şirketlerden piyasaya dağılmayacaksa, iç denetim nasıl derinlik kazanacak güzel ülkemde? İç denetçi olmaya üniversite okurken karar veren ve bu mesleği uzun süredir devam ettiren ve bu meslek alanında iz bırakan bir insan olma hedefi olan Mustafa'nın kafası çok karışık! Yoksa yanlış bir aşka mı düştüm? Sahi, iç denetim yerine başka bir alanda uzmanlaşsaydım, kafamda bu kadar soru işareti olur muydu?